Ana SayfaHakkımızdaHaberlerBasınAOÇ ve HukukBaşkent DayanışmasıKaçak SarayAnka ParkMarmara KöşküAOÇ ABD Çiftliği OlmayacakSergilerArşiv / BelgelerProje Fikir 9AOÇ Davaları Haritası
“Atatürk Orman Çiftliği Beştepe,Türkiye Cumhuriyeti de şirket değildir”

“Atatürk Orman Çiftliği Beştepe,Türkiye Cumhuriyeti de şirket değildir”

Mimarlar, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği’nin “Beştepe” ismi tescilini eleştirdi.

Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği, "Beştepe" isminin marka tescili için Türkiye Patent Enstitüsüne (TPE) müracaat etmişti. Türk Patent Enstitüsü’nün Beştepe ismini koruma altına aldığı basına yansıdı. Beştepe için yapılan tescile tepki gösteren Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan: “ Atatürk Orman Çiftliği Beştepe, Türkiye Cumhuriyeti de “şirket” değil” şeklinde konuştu.

“AOÇ kamusal, Beştepe Ticari”

Candan, “ Beştepe tescilini ideolojik buluyoruz, Atatürk Orman Çiftliği ile anılmak istemeyen Kaçak Saray kendisine yeni bir meşruiyet yaratma sürecinde marka tesciline sığınmış. Atatürk Orman Çiftliği kamuoyu vicdanında tescillidir, Atatürk Orman Çiftliği ulusal bellek açısından, Türkiye Cumhuriyeti nezdinde zaten tescillidir.Beştepe ticari markası ile, yoktan var edilen halkçılığın ve devletçiliğin kalkınmanın rol modeli olan Atatürk Orman Çiftliği ismi ni silemezsiniz. AOÇ ismi kamusal, Beştepe markası ticari ”dedi.

“Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı’nın bir ticari firma gibi marka tescili yaptırması üzücüdür”

Beştepe markasının mal ve hizmetler sınıfı, radyo televizyon, eğitim, inşaat, hukuk işlemleri gibi ticari firmaların ürünlerinin marka tescilini yaptırdığı maddelerden başvurulduğunu söyleyen Candan şöyle devam etti. “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı’nın bir ticari firma gibi marka tescili yaptırması üzücüdür. Cumhurbaşkanlığı bir ticari teşebbüsümüdür ki mal ve hizmet için tescil alsın? Cumhurbaşkanlığı bir şirket midir? Ne tür hizmetler üreterek satacaktır? Mal ve Hizmet için başvurdukları sınıflara baktığımızda yelpaze oldukça geniş. Beştepe ismi için başka firmalarında tescil başvurusu yaptığını görebiliyoruz ama bunların her biri ya limited şirketi ya anonim şirketi. 35,38,41,45 Maddelerinden başvuru yapılmış Radyo TV internet ve yayın hizmetleri de bu maddeler arasında buradan hareketle bir dolu soru sorabiliriz.Beştepe Radyo Televizyonu’mu kurulacaktır? Beştepe suları mı çıkartılacaktır? Beştepe Koleji mi açılacaktır?  Beştepe inşaat firması mı kurulacaktır? Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği Beştepe Markası ile ne satmayı planlamaktadır? Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği’nin görevleri arasında marka tescili yok, bugüne kadar da böyle bir örnek de  yok. Yeni Türkiye’ye yeni adet. Türkiye Cumhuriyeti bu ticari marka ile şirket olarak mı görülmektedir? Marka tescilinin arkasında bir meşruiyet sıkıntısı olduğunu düşünüyoruz. Meşruiyet marka tescili ile değil Anayasa ile olur.Anayasa da yazılan hukuka uyulsaydı, gücünüz yetiyorsa gelin yıkın denilmeseydi, bir meşruiyet arayışı da olmayacaktı.Atatürk Orman Çiftliği’nde vasiyet ihlal edilerek, hukuk ihlal edilerek, vergilerimiz israf edilerek, yapılan Kaçak Saray  ve ilgili tüm işlemleri bizim gündemimizdir. Atatürk Orman Çiftliği zaten tescillidir.”

“Devlet Mahallesi’nde hükümet memurları, devlet memuruna karşı”

Saraçoğlu Mahallesi’nde ne olup bittiğine dair sorulara ilişkin ise Candan, “ Saraçoğlu Mahallesi’nde zorla tahliyeler hukuksuzca yapılıyor, bugün yine sabahın erken saatlerinde insanlar uykudayken emniyet güçleri ile Çankaya Kaymakamlık yetkilileri insanların kapısına dayanıyor. Bu işlemleri tahsis edenler devletin memurunu zorla tahliye etmeye çalışıyor. Saraçoğlu’nda insanları dava süreçleri tamamlanmadan hızlıca el değiştirme amacıyla tahliye etmek istediklerini görebiliyoruz. Her bir bina için yürütmeyi durdurma kararı var. Mahkeme kararları beklenmiyor. İnsanlar sabah evden çıkıp işlerine gitmeye çekinir haldeler, evlerinden çıktıkları anda her an tahliyeye gelip kapı kırıp tahliye yapabilirler. İşlerinden çıkıp evlerine döndüklerinde evlerini yerinde bulamayabilirler. Kültürel mirasa dün balta ile girdiler ve kapısını kırdılar. Bu şekilde bir zorla tahliye kabul edilemez. Devlet Mahallesi’nde hükümet emri ile devlet memurlarına karşı hükümet memurları insanların özel yaşam alanlarına zorla girerek konut dokunulmazlığını ihlal ederek suç işliyor. Devlet Mahallesi’nde hükümet memurlarını devlet memurlarına karşı işlem gerçekleştiriyor. Kanunsuz emri uygulamakta suçtur. Bu  nedenle, güvenlik görevlileri ve defterdarlık ve kaymakamlık görevlileri ile ilgili suç duyurusunda bulunduk” dedi.

Mimarlar Odası Ankara Şube avukatları ise şunları ekledi: “Saraçoğlu’nda kapıların kırılarak tahliye yapılmasında tescilli yapılara ciddi bir zarar görmesi söz konusudur. Koruma Kurulu Müdürlüğü dalga geçer gibi bu konuda Maliye Bakanlığı’nın Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın , Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yetkili olduğunu söylemeye getiriyor ama Koruma Kurulu yetkililerinin tahliye esnasında bulunması gerekiyor, Zira orası sit alanıdır.  Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Koruma Kurulu’nda “Koruma” görev ve sorumluluğunu yerine getirmesini bekliyoruz. Görevini yerine getirmeyen Koruma Kurulu yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunduk.”


Toplam Görüntülenme : 20665
Kategori Haberleri

Yorumlar
Yorum eklenmemiş.
Yorum için giriş yapınız!