Ana Sayfa | Hakkımızda | Haberler | Basın | AOÇ ve Hukuk | Başkent Dayanışması | Kaçak Saray | Anka Park | Marmara Köşkü | AOÇ ABD Çiftliği Olmayacak | Sergiler | Arşiv / Belgeler | Proje Fikir 9 | AOÇ Davaları Haritası |
AOÇ alanına rüşvet gibi kültür merkezi
AOÇ alanına rüşvet gibi kültür merkezi Mimarlar Odası Ankara Şubesi bugün yaptığı rutin basın toplantısında, Başbakanlık Hizmet Binasından sonra AOÇ alanına yapılması planlanan TBMM Kültür ve kongre merkezine kararını çıkaran Koruma Kuruluna ateş püskürdü. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Ali Hakkan şu değerlendirmelerde bulundu: “Büyükşehir Belediyesi’nin basına da yansıdığı üzere Akvaryum projesi, tünel bağlantılarından tutun da Hayvanat Bahçesine kadar önerileri var ama daha önemlisi Başbakanlık hizmet binası halen bize göre kaçak yapılaşma şeklinde sürdürülürken bu defada Türkiye Büyük Millet Meclisi kullanımına ayrılmak üzere kongre ve kültür merkezi yapısı gündeme geliyor. Koruma kurulundan geçmiş durumda Etimesgut Belediyesi’nin de ses çıkarmayacağını düşünerek kendi bulunduğu konumu da hiçe sayarak, “Korumama kurulu” olarak kararı almış durumdalar, kararları istedik. AKP dahil tüm parti gruplarıyla görüşme yapacağız. Başbakanlık binası yapılıyor sanki ona bir rüşvetmiş gibi bir de milletvekillerine kültür merkezi önerisi var. Yapılabilir böyle bir ihtiyaç da olabilir ama bunun yeri AOÇ değildir. Bir taraftan böyle bir hukuksuzluk sürerken, Milletvekillerinin buna rıza göstermeyeceğine inanıyorum. AOÇ’de 1. derece siti tescil eden kurul aynı kurul ne değişti de hangi bilimsel kriterler değişti de 3. derece sit alanı oldu. Melih Gökçek Disneylandı AOÇ 3. dereceye düştüğü için yapabilirim diye açıklamalar yapıyor. Tüm sit derce düşürmeleri önceden hesap ederek yapılıyor diye düşünüyoruz. Ne değiştiğini bize anlatmaları gerekiyor ama bizleri bu konuda ikna edemezler. Hukuki anlamda mücadelemizi sürdüreceğiz.” “Yöneticiler kapı duvar” Mimarlar Odası Ankara Şube Yönetim Kurulu Sekreter Üyesi Tezcan Karakuş Candan Koruma Kurulu’nun kararına ilişkin olarak şunları söyledi: “AOÇ sadece Mimarlar Odası açısından değil Ankara ve Türkiye için çok önemli bir alan, tek başına bir yeşil aks değil Cumhuriyet’in özgürlükçü değerlerini ortaya çıkaran bir planlama olarak da karşımızda. Koruma Kurulu, Meclise Kongre Kültür Merkezi kararını oy birliğiyle almış. Daha önce Yenimahalle Belediyesi sınırları içerisinde olan AOÇ alanında bunu yapmak istediler. Yenimahalle Belediyesi’nden koruma kuruluna katılan temsilci şerh koymuştu. Etimesgut Belediyesi’nden giden temsilcinin, devamsızlığı çok olan bir temsilcinin, katılmadığı toplantıda bu karar alınmış. Hükümetin kent mekânlarına, yeşil alanlara, cumhuriyetin değerlerine karşı başka bir ideolojik boyutta yaklaşımıdır bu. Milletvekillerine rüşvet yaklaşımıyla AOÇ de yeni bir talan hazırlanmış durumda. Milletvekilleri, eğer milletin vekilleriyse bunu kabul etmeliler. Bir kampanya başlatacağız meclis üzerinden de buna karşı çıkmak için. Ne yazık ki imza topluyorsunuz, bilimsel kriterleri anlatmaya çalışıyorsunuz, kampanyalar yapıyorsunuz. Bu kentte bir sorun var bu sorunu ifade etmeye çalışıyoruz. İfade ettiğimiz tüm kurumlar kapı- duvar olmuş durumda. Yargı duvar, yerel yöneticiler duvar, hükümet duvar.” “Kurula rüşvet gibi gezi” Candan AOÇ ile ilgili olarak Büyükşehir Belediyesi’nin Disneyland yapma isteğine de değinerek “Yine aslında AOÇ ile ilgili oraya bir Disneyland’a yapma önerisi ve hatta özel mülkiyete konu olacak kat karşılığı verilecek yerler de konuşuluyor. Koruma kurulu üyelerini, belediyelerden katılan temsilcilerin üyelerini, Büyükşehir Belediyesi Disneyland inceleme için Orlando’ya götürüyor. Büyükşehir Belediyesi kendi bütçesinden mi, yoksa bu Disneyland’ı yapacak Amerikan şirketinin bütçesinden mi karşılıyor giderleri bilemiyoruz, hepsini Amerika şehri Orlando’ya götürüyor. Disneyland’ı göstermek üzere, AOÇ Orlando ile kıyaslanacak bir yer değildir. AOÇ tarım insan ilişkisini açığa çıkartan özgün bir yerdir. Bunun için UNESCO’ya başvuruyoruz. Bunu da koruma kuruluna, yeni yılda AOÇ’yi talan etmek üzere, tırnak içerinde söylemek gerekirse “rüşvet gezisi” olarak değerlendiriyoruz, Koruma kurulu kendi çocuklarının ve torununun geleceği olan kent parçalarını talana vererek vebal altındadır, bilimsel kriterlere göre mirasımızı koruyamayacaklarsa acilen istifa etmelidirler.” Dedi. Misket Özel Güvenlikten Cop yiyor... Candan Büyükşehir Belediyesi’nin çocuklar için hazırladığı Ankara kentini anlatan “Misket ve Kısmet” isimli bilgisayar oyununa değindi. Çocukların kent kültürünü anlamlandırması açısından sağlıksız bir oyun olduğunun altını çizdi. Candan: “Belediye’nin çıkan bu yeni oyunu bizim çok ilgimizi çekti, çünkü Mimarlar Odası Ankara Şubesi 10 yıldır çocuklarla çalışmalar yürütüyor. Kent kültürünü anlatıyor çocuklara. Yerel yönetimin çocuklara dair bir oyun yapıyorsa uzmanlarla hareket etmesi gerekiyor. Oyuna baktığımızda misket Ankara kedisi, kısmet onun küçük kuşu, onu hastaneye götürmeye çalışırken, Ankara kenti tanıtılıyormuş. Şimdi misket hastaneye kısmeti götürürken kaldırımda yürümüyor, yolun ortasında koşuyor, bu tüm çocuklara alt bilincinde yolda koşmanın doğru olduğunu anlatıyor. Çocuğun kent yaşamındaki kuralları anlaması açısından endişe verici. Yolun ortasında yürürken ciddi şekilde engellerle karşılaşıyor, köpekler havlıyor, metroya giriyor. Metroda kısmeti götürürken bir güvenlik görevlisi miskete cop atıyor. Hangi kent kültüründen bahsediyorsunuz miskete cop atarken, bunu özel şirketler yapabilir ama bir yerel yönetimin yapması kabul edilemez. Bu sadece oyunu yaptıranın zorbalığını gösterir. Yolda yürürken gördüğü yerler Anıtkabir, Anıtkabir anlatılırken Atatürk Cumhuriyet’in kurucusu olarak değil, ilk cumhurbaşkanı olarak veriliyor. Atatürk sadece ilk Cumhurbaşkanı olduğu için Anıtkabir’de yatmıyor. Çocuklara doğru anlatılması gerekiyor. Çocuk ve mimarlık merkezimizle çocuklara anıtkabiri biz de geziyoruz. Ayrıca anıtkabirin mimarı ünlü mimar Emir Onattır. Bunun burada geçmemesi de üzüntü verici.” Dedi. “Gökçek’e rehberlik edebiliriz” Candan Gökçek’e Ankara’yı gezdirebileceklerini söyleyerek, “ İkinci anlatılan yer Ankara kalesi. Ve görsellerin orantısızlığıyla, evler, Ankara kalesine eş ölçekteler. Çocuğun matematik zekasını da sıfırlıyor, ölçek kavramını da sıfırlıyor. Oran ve ölçek algılayışı uygun değil. Ankara da üç yer anlatılmış, Kocatepe Camii, Ankara Kalesi ve Anıtkabir. Ankara üç yerden ibaretmiş gibi. Bir yerel yönetici çocuklara yönelik bir şey yapıyorsa Ankara’nın değerlerini bilecek. Melih Gökçek Ankara’yı bilmiyorsa kendisine Ankara’yı gezdirebiliriz. Ulus döneminden başlayıp Cumhuriyet dönemine kadar kendisine rehberlik edebiliriz. Ankara çok farklı uygarlıklara ev sahipliği yapmış bir merkez, bütün bunlar, çocuklara verilmesi gereken bir kültür. Ama bu yapılan oyundan da öte çocukları riske atacak bir oyun. Çocuk gelişim uzmanlarını ve çocuk kültürü üzerine çalışan tüm üniversiteleri göreve davet ediyorum, çocuklar için sağlıklı olup olmadığını uzmanlar incelesinler ve açıklasınlar.” Şeklinde konuştu. Hakkan bilgisayar oyununa ilişkin olarak, “Çocuklarla çalışmak riskli bir iş, biz eğitim alıp çocuklara gidiyoruz. Çocuk ve Mimarlık merkezi çalışmalarını, Ankara Üniversitesi ÇOKAUM ile yapıyoruz. Büyükşehir Belediyesi’nin hazırlattığı oyun, sadece bir oyun değil bütün çocuğun psikolojisini etkileyecek bir model. Milli Eğitim Bakanlığı da bu işe taraf olmalı. Ve o cop esprisi ise anlaşılmaz bir şey.” Toplam Görüntülenme : 24846 |
Kategori Haberleri
Yorumlar
|