Yargı, Milli Savunma ve Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın Atatürk Orman Çiftliği’nde yapılaşma ısrarına son noktayı koydu

Yargı’nın iki kez yürütmeyi durdurma verdiği yapılaşma öngören kararı üst mahkemeye taşıyan bakanlıklara bu kez de Bölge İdare Mahkemesi dur dedi.

TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin yürüttüğü Atatürk Orman Çiftliği mücadelesi hukuk kazanımlarıyla devam ediyor.  Yargı,  Etimesgut’ta tarımsal üretim alanı olan Atatürk Orman Çiftliği 1.Derece Doğal ve Tarihi Sit Alanı sınırlarındaki alanın askeri alan olarak yapılaşmaya açılmasına izin vermedi.

Yargı,  Etimesgut’ta tarımsal üretim alanı olan Atatürk Orman Çiftliği 1. Derece Doğal ve Tarihi Sit Alanı sınırlarındaki alanın askeri alan olarak yapılaşmaya açılmasına izin vermemişti.  Ankara 4. İdare Mahkemesi,  Etimesgut İlçesi, Erler Mahallesi Atatürk Orman Çiftliği 1. Derece Doğal ve Tarihi Sit Alanı 3257 Ada, 5 numaralı parselin 250.000 m2'lik kısmına ilişkin Milli Savunma Bakanlığı tarafından yapılan 1/10.000 ölçekli koruma amaçlı nazım imar plan değişikliği, 1/5000 ölçekli koruma amaçlı nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli koruma amaçlı uygulama imar planı değişikliği işlemlerinin yürütmesini durdurmuştu.  Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Milli Savunma Bakanlığı karara itiraz etmişti.  İtiraz üzerine ek rapor isteyen mahkeme, bir kez daha yürütmeyi durdurma kararı verdi.  Çevre Şehircilik Bakanlığı, çifte yürütmeyi durdurma kararının ardından  kararı bir üst mahkemeye taşıdı. Bölge İdare Mahkemesi 5. İdari Dava Dairesi de, yürütmeyi durdurma kararının yasaya aykırı olmadığını belirterek,  Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın da itirazını reddetti.

“Özel Kuvvetler Komutanlığı başka yerde konuşlansın. AOÇ halkındır”

Kararı değerlendiren Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, şunları söyledi:

“Atatürk Orman Çiftliği alanlarında Özel Kuvvetler Komutanlığı Konuşlanma yeri ihtiyacının karşılanmasına ilişkin kiralanan alanın askeri alan ilan edilerek yapılaşmaya açılmasını yargıya taşımıştık. İki kez yürütmeyi durdurma kararına rağmen yapılaşmada ısrar eden  MSB ve ÇŞB karar itiraz etmişlerdir. Üst mahkeme itirazı reddederek, yapılaşma ısrarına geçit vermemiştir.    Atatürk Orman Çiftliği alanları halka emanet edilmiştir, kamusaldır halka  kapalı olamaz. Atatürk Orman Çiftliği alanlarına taşıdığı değerler bütünü ile bakılması gerekirken  plan değişikleri ile  yapılaşma ve talan sürecinde ısrar edenler bu kez de bölge idare mahkemesinden red aldılar.  Milli Savunma Bakanlığı ve Çevre Şehircilik Bakanlığı varlıklarını borçlu oldukları ülkenin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün şartlı bağışı ve vasiyetine aykırı işlem tesis etmişlerdir. Yargı bir kez daha askeri alanda olsa Atatürk Orman Çiftliği alanlarında yapılaşma ısrarını reddederek haklılığımızı bir kez daha tescil etmiştir.  Özel Kuvvetler Komutanlığı başka yerde konuşlansın. AOÇ halkındır. ”

 Atatürk’ün şartlı bağışı ve  vasiyetine aykırı. Telafisi imkansız zararlar doğmadan söz konusu dava konusu plan değişiklikleri iptal edilmeli, bakanlıklar yapılaşma ısrarından vazgeçmelidir

Candan, Mahkeme gerekçesinde, yer alan  ‘İdare Mahkemesince, mahallinde gerçekleştirilen kesif ve bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen bilirkişi raporunda; koruma statüsü açısından doğal ve tarihi sit alanında kamu hizmet binası yapılmasının önünde bir engel bulunmadığı, ancak getirilen yeni kullanım türünün, AOÇ arazisinin kentin nefes alacağı kamusal açık ve yeşil alan olarak kurgulanması gerektiğine yönelik üst ölçekli plan kararlarına aykırı olduğu, yer seçimi gerekçesinin kamusal yararının mahkemenin takdirinde olduğu, kullanım türünün Atatürk'ün vasiyet mektubunda yazan kullanımlarla uyuşmadığı seklinde değerlendirmelerde bulunulduğu, ek bilirkişi raporunda ise anılan değerlendirmeler tekrarlandıktan sonra 1700 sayılı ilke kararı gereği askeri alan kullanımının yerinde olmadığının belirtildiği, söz konusu kök ve ek bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle planlama kararının yürütmesinin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. Tarihi sit alanlarında koruma amaçlı imar planları ilgili koruma bölge kurulunca uygun görülünceye kadar kamu hizmet yapıları yapılabilmesine olanak sağlayan 16.01.2014 tarih ve 271 sayılı ilke kararının Danıştay’ca iptali üzerine Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun 11.03.2021 tarih ve 1700 sayılı ilke kararı ile kamu hizmet yapıları ibaresinin metinden çıkarıldığı görülmektedir. Bu durumda tarihi sit alanlarında zorunlu altyapı uygulamaları ve bu uygulamalar  kapsamında yapılacak olan resmi kurum yapıları dışında hiçbir inşai ve fiziki uygulamada  bulunulamayacağı son alınan ilke kararı ile ortaya konulduğundan, çok büyük bir kısmı tarihi sit statüsüne sahip planlama alanının zorunlu altyapı uygulamaları kapsamında  değerlendirilmeyecek E:0.50 yapılaşma koşulu ile "Askeri Alan" olarak planlanmasına yönelik dava konusu planlama kararında hukuka uygunluk bulunmamıştır. Dava dosyasında mevcut bilgi ve belgelere göre, mahkemece yürütmenin durdurulması isteminin kabulü yolunda verilen kararda sonucu itibariyle yasaya aykırılık bulunmadığından, itiraz isteminin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 27. maddesinin 7. fıkrası uyarınca yukarıda yer verilen gerekçeyle reddine kesin olarak oy çokluğuyla karar verildi” ifadelerine dikkat çekti.