SİT statüsü değiştirmenin ilk uygulama yeri  AOÇ

Bütün varlıklarımız talan edilecek  

Mimarlar Odası Ankara Şubesi Çevre Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıkları Genel Müdürlüğü’nün  2014 yılından bu yana yaptığı SİT alanlarının statüsünü değiştirilmesine tepki gösteren Mimarlar Odası Ankara Şubesi, “SİT statüsü değiştirilmesinin ilk uygulama yeri AOÇ’dir. SİT alanları ile oynamak, yeni bir talan sürecinin habercisidir. Kararlar siyasi baskı sonucu veriliyor. Tüm doğal varlıklarımız talan edilecek, yapılaşmaya açılacak” dedi

Mimarlar Odası Ankara Şubesi Çevre Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıkları Genel Müdürlüğü’nün  2014 yılından bu yana yaptığı SİT alanlarının statüsünü değiştirilmesi  çalışmasını eleştirdi. Mimarlar Odası Ankara Şubesi ilk uygulaması Atatürk Orman Çiftliği alanıdır. Bütün doğal varlıklarımız talan edilecek  açıklamasında bulundu.

Konuyu 2014 yılından beri takibe alan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, kamuoyuna yansıyan açıklamalara yönelik yaptığı değerlendirmede “ Sürecin neler getireceğini görüyoruz. Bu çalışma sürecinde daha öncede açıkladığımız gibi, tüm doğal varlıklarımız ranta ve yapılaşmaya açılacak” dedi.

SİT alanları ile oynamak, yeni bir talan sürecinin habercisidir

Candan, sözlerine şöyle devam etti:

“2011 yılında Kültür Varlıkları ve Tabiat Varlıkları olarak koruma kurulu ikiye ayrıldı. Tabiat Varlıkları Koruma Genel Müdürlüğü’nün Ankara’da aldığı ilk karar, Atatürk Orman Çiftliği’nin SİT derecesinin düşürülmesidir. Bu kararı daha sonra    "Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı"  olarak belirlenmesi izledi.  Ekolojik temelli bilimsel rapor hazırlanarak SİT statüsünün değiştirildiği ifade edilse de bizim takiplerimiz sürecinde ekolojik temelli bilimsel raporun tamamlanmadığı ortaya çıktı. Tüm bu süreçlere ilişkin davalarımız devam ediyor.  Kültürler coğrafyası Anadolu’da, doğal varlıklarımızın ve kültürel varlıklarımızın korumak bir yana, ilke kararları değiştirilerek, yıkıldığı, yapılaşmaya açıldığı bir süreçte, SİT alanları ile oynamak, yeni bir talan sürecinin habercisidir.

Kararlar siyasi baskı sonucu veriliyor 

Koruma kurullarının siyasallaştığını, siyasi baskı ile birçok karar verdiğini ifade eden Candan, Tabiat Varlıkları Genel Müdürlüğü'nde yapılan çalışmanın SİT gözden geçirilsin diye özel şirketlere ihale edilmesini de eleştirdi.

Candan, “Kültür Bakanlığı uhdesinde olan ve uzmanlar tarafından yapılan raporlama sürecinin koruma kurullarının ikiye ayrılması, sonra da özel şirketlere raporlama yaptırılmasının sonuçları ortada. Kendi coğrafyasının zenginliğinin farkında olmadan, kendi yaşadığı toprakları sevmeyen yöneticilerin elinde doğal varlıklarımız talan ediliyor. Korumanın ekonomi politiğini oluşturmaya çalışan bu yeniden derecelendirme, tüm doğal varlıklarımızın kullanım değeri sürdürülebilirlik gibi neoliberal kavramlarla, talan edilmesini ortaya çıkartacak. Bütün varlıklarımızın korunması için mücadeleye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.