Ana Sayfa | Hakkımızda | Haberler | Basın | AOÇ ve Hukuk | Başkent Dayanışması | Kaçak Saray | Anka Park | Marmara Köşkü | AOÇ ABD Çiftliği Olmayacak | Sergiler | Arşiv / Belgeler | Proje Fikir 9 | AOÇ Davaları Haritası |
AOÇ torba yasa tasarısında koordinat kaçamağı
AOÇ torba yasa tasarısında koordinat kaçamağı Koordinatlar Kaçak Saray ve Ankaparkı işaret ediyor. Kaçak Saray hukuktan kaçırılıyor, Hayvanat Bahçesi alanı ticarileşiyor. TBMM’ye sunulan Türkiye Varlık Fonu kurulması ve bazı kanun hakkında kararnamelerle ilgili değişiklik yapılmasına ilişkin kanun tasarısına mimarlardan tepki geldi. Mimarlar, "Atatürk Orman Çiftliği alanlarının torba yasa tasarısı ile Büyükşehir'e verilen sürenin uzatılmasını ve Cumhurbaşkanlığı tarafından kullanılan Kaçak Saray ve hukuksuz tüm yapıların hukuktan kaçırılmasını kabul etmiyoruz" dedi. AOÇ’deki hukuksuzluğu, vefasızlığı, kamusal alanın ticarileşmesini kabul etmiyoruz Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Plan Bütçe Komisyonu'nda görüşülmeye başlayan torba yasa tasarısının 10. Maddesi'nin Atatürk Orman Çiftliği’nin çok tartışmalı alanlarıyla ilgili maddeleri içerdiğine dikkat çekerek, şunları söyledi: "2863 Sayılı Koruma Kanunu ve ilgili mevzuattaki kısıtlamalara tabi olmaksızın her ölçekteki plan,proje,ruhsat işlemleri Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılır denmek suretiyle öncelikle hem AOÇ Kanunu hem Koruma Kanunu bütünlüğü bozuluyor. Burada tam olarak önce mevzuat sonra yargı kararlarını saf dışı bırakma amacı güdülüyor. AOÇ Hayvanat Bahçesi ve Kaçak Saray yerleşkesini maddenin ekinde krokilerde koordinatlar verilerek tüm hukuksal süreçleri devre dışı bırakan, Hayvanat Bahçesi alanının Büyükşehir Belediyesi lehine 10 yıllık intifa süresini 29 yıla uzatan ve üçüncü şahıslara kiraya verilmesini öngören tasarı, 5659 sayılı AOÇ kanuna ve Atatürk’ün şartlı bağışına hukuka aykırıdır. Bu hukuksuzluğu, toplumsal vicdandaki vefasızlığı, kamusal alanın ticarileşmesini, Atatürk’ün şartlı bağışının ihlal edilmesini kabul etmiyoruz” Kaçak Saray ve kaçak her türlü yapı hukuktan kaçırılıyor Candan, sözlerine şöyle devam etti: “Torba yasa tasarısında 1 numaralı ekli koordinatlarla verilen alan Kaçak Saray yerleşkesidir. Koordinatların verildiği alan, Kaçak Saray ile birlikte Devlet Mezarlığı'nın bir bölümünü ve Atatürk’ün evini de içerisine almaktadır. Kaçak Saray Yerleşkesi 1.487.931 metrekareye büyütülmektedir. Devlet mezarlığı alanı da yapılaşma tehditi altındadır. Ekli 2 nolu krokide koordinatlarda verilen alan ise Temapark olarak bilinen AOÇ hayvanat bahçesi alanıdır. Yasa maddesi önerisi ile her iki alanda da üzerindeki her türlü yapılarla birlikte, her ölçekteki imar planı, proje, ruhsat ve benzeri işlemler, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat varlıkları Koruma Kanunu ve ilgili tüm mevzuatlara tabi olmaksızın Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılır denilmektedir. Bunun anlamı bu iki alanda yer alan, Kaçak Saray ve Ankapark ile ilgili açtığımız tüm davaların, dayanaklarını ve işlemlerini ortadan kaldırarak, AOÇ ‘nin hukuktan kaçırılmasıdır. AOÇ, Kaçak Saray ve Ankapark ile ilgili toplam 100 davamız devam ediyor. Ankara 5.İdare mahkemesinin üst ölçekli planlarla ilgili verdiği iptal kararına uyulmadığı için, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yaptığımız bireysel ve kurumsal başvuru ilk elemeyi geçerek işleme alınmış durumda. Cumhuriyetin özgürlükçü değerlerinin kurucu mekanı hedef alınarak inşa edilen AOÇ’nin kalbine saplanan, bu hançerlerin hukuktan vicdandan kaçırılması mümkün değildir. Koordinatlarla belirtilen Kaçak Saray’ın maddede “Cumhurbaşkanlığı yerleşkesi bile denilemeyecek kadar” kamu vicdanını yaraladığı ortadadır. Cumhuriyete, onun değerlerine, Atatürk’ün şartlı bağışı ve vasiyetine, kamusal alanın halka ait olduğuna inananların bu sürece karşı duyarlı olacağına inanıyoruz. AOÇ alanları ve onun üzerine hukuka rağmen yapılan her türlü yapı kaçaktır. Hukuken kaçaktır, vicdanen kaçaktır, vefâen kaçaktır, kamusal olarak kaçaktır. Bu kaçaklık hali Cumhuriyetin kurucu değerlerinin ortadan kaldırılmasının mekânsallaşmasıdır.” AOÇ’de fırsatçılık Candan, 2006 yılının 21 Haziranında AOÇ alanlarındaki plan yapma yetkisinin Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne verilmesinde, 5659 sayılı kanunda belirtilen durumun çok net olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "AOÇ alanlarında ticari bir faaliyet yapılamaz. Ankara Büyükşehir Belediyesi kendisine verilen plan yapma yetkisini becerememiştir. Büyükşehir Belediyesi tarafından AOÇ’de İki plan yapılmış ikisi de meslek odalarının açtığı davalar ile hukuksal olarak iptal edilmiştir. 2006 yılında 5659 sayılı kanunla, 10 yıllığına hayvanat bahçesi alanlarının intifa hakkı bedelsiz olarak Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne verilmesinin süresi, 21 Haziran 2016 da dolmuştur. Hayvanat Bahçesi alanında yapılan planlarda iptal edilmiştir. Her defasında plan değişikliği ile, metal mezarlığına dönen, milyonlarca liranın harcandığı oyuncaklarla Ankaralının hizmetleri gasp edilmiş, AOÇ hayvanat bahçesi iç edilmiştir. Torba yasa ile 19 yıl daha Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne AOÇ alanlarında yetki verilmesi ve buraların üçüncü şahıslara kiraya verilerek işletilmesi 5659 sayılı kanuna ve kazandığımız tüm davalara , Atatürk’ün şartlı bağışına aykırıdır. Hem ülkede 'milli birlikten' bahsedilecek, hem de ülkenin milli birliğinin sağlandığı Cumhuriyetin kurucu mekanlarına yapılanlar, hukuktan kaçırılacak…bu tam bir fırsatçılıktır. Bütün davalarımızı devre dışı bırakan, AOÇ’deki hukuksuzluğu hukuktan kaçıran, AOÇ’nin bağrına hançer gibi saplanan yapılaşmaları 'yasallaştırma' girişimleri meşru değildir. Asla kabul etmiyoruz. Mücadelemiz devam edecek.” Toplam Görüntülenme : 40927 |
Kategori Haberleri
Yorumlar
|